Bilinmeyen Gerçekleri ile Kristen Stewart! Twilight serisindeki Bella Swan karakterine hayat vermesiyle dünya çapında üne kavuşan Kristen Stewart, setlerdeki performansının yanı sıra özel hayatıyla da manşetlere konu olmaktan geri durmuyor. Başarılı ve bir o kadar da sansasyonel oyuncuyla ilgili bilinmeyenleri sizler için derledik…

Tam adı Kristen Jaymes Stewart olan güzel oyuncu, 9 Nisan 1990’da Los Angeles’ta doğdu.

Annesi Jules Stewart senaryo süpervizörü, babası John Stewart bir prodüktör ve ağabeyi Cameron Stewart ise ışık teknisyeni olan oyuncunun neredeyse tüm ailesi sinema sektörünün içinde.

Stewart, 8 yaşında okulun Noel gösterisinde bir ajans tarafından keşfedildiğinden beri kamera karşısında.

2002 yapımı ‘Panic Room’ adlı filmde Hayden Panettiere’in yerine rol aldığında henüz 12 yaşındaydı.

Dış görünüşüyle barışık olmayan Stewart’ın boyu 1.67 ancak o hep daha uzun olması gerektiğini düşünüyor.

‘Into the Wild’ filmindeki rol arkadaşı Emile Hirsch’in, ‘Twilight’ filminin yönetmeni Catherine Hardwick’e ısrar etmesi sonucu Kristen, Bella Swan rolünü aldı.

Doğal göz rengi yeşil olan güzel oyuncu, Twilight filmindeki rolü için kahverengi lens takmak zorunda kalmıştı.

19 yaşına bastığı gün Twilight filminin setinde Bella Swan karakterinin 18. yaş günü sahneleri çekiliyordu, çekimler sona erdiğinde ise Stewart için tüm gece süren bir doğum günü partisi düzenlendi.

Stewart, ‘The Twilight Saga: New Moon’ filminde peruk kullandı.

2008 yılında, Twilight serisinin çekimleri sırasında başrolü paylaştığı Robert Pattinson ile aşk yaşamaya başlayan Stewart, ilişkisini 2010 yılına kadar gizli tutmuştur.

Kristen, Twilight’taki rol arkadaşı Nikki Reed ile oldukça yakın arkadaş.

‘Runaways’ filmi için gitar çalmayı öğrenen oyuncu, filmin soundtrack’indeki altı şarkıya da vokallik yaptı.

Stewart, 2010 yapımı ‘Welcome to the Rileys’ filmindeki rolüne hazırlanmak için New Orleans’taki bir striptiz kulübünde direk dansı eğitimi aldı.

2012 yılında 34,5 milyon dolar yıllık kazancı ile en çok kazanan kadın oyuncu olarak Angelina Jolie’i geride bıraktı.

Hayvanları çok seven güzel oyuncunun Lilly, Oz ve Jack adında üç köpeği, Jella adında bir kedisi ve ayrıca iki tane de evcil kurdu var.

Yemek yapmayı çok seven oyuncu, yemek programlarına da oldukça ilgili.

Favori korku filmi ‘The Shining’, favori vampir filmi ise ‘The Lost Boys’ olan Stewart’ın en sevdiği müzik grupları arasında; Green Day, Nirvana, Led Zeppelin, Cream, The Beatles ve U2 yer alıyor.

Annesi Avusturalyalı olan Stewart, er ya da geç Sidney Üniversitesi’ne gitmenin hayalini kuruyor.

Yıldız oyuncu tam bir sörf tutkunu.

Yapmacık davranmaktan hoşlanmadığı için objektiflere poz verirken gülümsemeyi bir gereklilik olarak görmeyen Stewart’ın, bu sebepten dolayı basınla arasında soğuk rüzgarlar esiyor.