2023’ün en iyi filmleri

2023 yılı sinema sektörü açısından oldukça fırtınalı geçti. Yazarlar Birliği ve Aktörler Birliği tarafından başlatılan grev, birçok prodüksiyon çalışmalarını sekteye uğrattı. Perde arkasında ne olursa olsun Hollywood, yaratılan “Barbenheimer” kültürüyle bir zafer kazandı.

Variety 2023’ün en iyi filmlerini listeledi. Variety eleştirmenlerinden Peter Debruge göre 2023’ün en iyi filmleri

1. Poor Things

Emma Stone’un başrolünde yer aldığı ‘Poor Things modern bir Frankenstein yorumu olarak tanımlanıyor.

Film, Bella Baxter isimli genç bir kadının, farklı bir bilim insanı olan Dr. Godwin Baxter tarafından planlanan evrimini konu alıyor.

Bella karakterine Emma Stone’un hayat verdiği filmde, Dr. Godwin Baxter’ı, Willem Dafoe canlandırırken, avukat Duncan Wedderburn’a ise Mark Ruffalo hayat veriyor. Ayrıca Margaret Qualley, Ramy Youssef, Jerrod Carmichael, Kathryn Hunter ve Christopher Abbott’ı filmde bulunan diğer isimler. 

2. Oppenheimer

Film, ünlü fizikçi J. Robert Oppenheimer’ın başında olduğu Los Alamos Laboratuvarı’nın Manhattan Projesi kapsamında ilk atom bombasını geliştirme sürecini konu alıyor. Christopher Nolan’ın Oppenheimer’ın gözünden anlattığı filmin başrolünde, Cillian Murphy ünlü fizikçiye hayat veriyor. Filmde ayrıca, Emily Blunt, Matt Damon, Robert Downey Jr., Florence Pugh, Benny Safdie, Michael Angarano, Josh Hartnett, Rami Malek, Dane DeHaan gibi isimler yer alıyor. 

Kai Bird ile Martin J. Sherwin’ın American Prometheus: The Triumph and Tragedy of J. Robert Oppenheimer biyografi kitabından uyarlanan filmin senaryosunda yazarlar Bird ve Sherwin ile birlikte Nolan’ın da imzası bulunuyor. 

3. Chicken for Linda!

Chicken for Linda!

Cannes’da yılın filmi seçilen yapım, animasyon sektörünün önemli festivallerinden biri olan Annecy’de de ödül almıştı. Chiara Malta ve Sébastien Laudenbach (“The Girl Without Hands”) tarafından yönetilen film, bekar bir anne ve 8 yaşındaki kızının komplike ilişkisini ele alıyor.

4. Past Lives

Başka Bir Hayatta, farklı yollara savrulan iki çocukluk arkadaşının hikayesini konu ediyor. Nora ve Hai Sung, birbirlerine derinden bağlı olan iki çocukluk arkadaşıdır. Ancak Nora’nın ailesinin Kore’den Kanada’ya göç etmesiyle Nora ve Hae birbirlerinden kopmak zorunda kalır. Birbirlerinden habersiz geçen yirmi yılın ardından kader onları New York’ta yeniden bir araya getirir. Birlikte geçirdikleri bir hafta boyunca aşkları ve geçmişleriyle yüzleşirler. Celine Song’un yönetmenliğini üstlendiği filmde Greta Lee, Yoo Teo, John Magaro gibi isimler yer alıyor.

5. The Monk and the Gun

Modernizasyon nihayet gelmesiyle birlikte Butan, dünyada internete ve televizyona bağlanan son ülke oldu. Şimdi de tüm değişimlerin en büyüğü ile karşı karşıyadır; demokrasi. Yetkililer halka oy vermeyi öğretmek için sahte bir seçim düzenliyor ancak yerel halk ikna olmamış görünüyor. Dinin siyasetten daha popüler olduğu Butan kırsalına giden seçim amiri, bir keşişin seçim günü için gizemli bir tören planladığını keşfeder.

6. Anatomy of a Fall

Anatomy of a Fall

Bu sene gerçekleşen 76. Cannes Film festivalinin en çok konuşulan filmi. En büyük ödül olan Altın Palmiye’yi de alan filmde Sandra Hüller’in performansı hafızalarda yerini edindi. Justine Triet filmografisinin en yeni durağı Anatomy of a Fall / Bir Düşüşün Anatomisi, babasının ölümüne tanık olan bir çocuğun yaşadığı ahlaki ikilem üzerinden bir ailenin portresini çiziyor.

7. Origin

Caste: The Origins of Our Discontent, milyonlarca Amerikalının şu anki yaşamlarının nasıl gayri resmi olarak nesiller boyu uzanan bir bölünmeler hiyerarşisi tarafından tanımlandığını anlatıyor. Filmin yönetmenliğini Ava DuVernay üstleniyor. Aunjanue Ellis-Taylor başrolü oynarken, Jon Bernthal eşini canlandırıyor.

8. May December

Film; magazin dergilerine konu olan, kötü şöhretli aşklarının tüm ülkeyi etkisi altına almasından yirmi yıl sonra, geçmişleriyle ilgili çekilecek bir film için araştırma yapmak üzere bir aktrisin gelmesiyle evliliklerinin dinamikleri değişen bir çifte odaklanıyor.

Başrollerini Natalie Portman ve Julianne Moore’un yer aldığı, filmin yönetmenliğini Todd Haynes üstlenirken, senaryosu Samy Burch’a ait.

9. The Holdovers

Alexander Payne, 2017’deki hayal kırıklığı yaratan “Downsizing” filminin ardından, kendisine daha önce 1970’lerin büyük film yapımcılarıyla karşılaştırmalar kazandıran akıllı karakter çalışmasıyla yeniden formuna kavuştu. “The Holdovers” o on yılın başlarında geçiyor ve o dönemde çekilmiş gibi görünecek şekilde tasarlanmış, yıpranmış selüloit bir filtre içeriyor, ancak komedinin büyük bir kısmı, Scrooge’un yatılı okulunun Noel tatilinde öğrencileriyle olan sert aşk tarzından besleniyor. Kayıp bir kalıntıdan çok, insanların birbirlerine nasıl davranmasını beklediğimizin değiştiğine dair kurnazca çağdaş bir yorum olan proje, Payne’i Paul Giamatti ile yeniden bir araya getirerek o özel “Sideways” mojosunu daha fazla açığa çıkarıyor.

10. The Taste of Things

96. Akademi Ödülleri’nde Uluslararası En İyi Film kategorisinde Fransa adına yarışacak olan Tran Anh Hung’ın son filminde Juliette Binoche ve başrolü paylaştığı eski eşi Benoît Magimel, 19. yüzyılda aşkları senelere yayılan bir aşçı ve bir gurmeyi canlandırıyor. Marcel Rouffe’un 1924 yılında yayımlanan The Passionate Epicure romanından uyarlanan romantik drama türündeki filmin yönetmen koltuğunda ise Tran Anh Hung oturuyor. İlk Oscar adaylığı 1993 yapımı The Scent of Green Papaya ile olan Hung, aynı zamanda adaylık kazanan ilk Vietnamlı olma ünvanına da sahip.

Bu haberleri de beğenebilirsiniz

The Peasants filmi hakkında bilinmeyenler!

‘Dune: Part Two’nun en iyi 10 karakteri!

2024’e damga vuracak filmler yolda!

2023’ün En İyi 10 Film Fragmanı!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir